24 Ağustos 2010 Salı

Geri Dönmeyeceksin (!) Diye Söz Ver...


Türk futbolunun altın çocuğuydu oynadığı yıllarda. O'nu Ulusal Futbol Takımı'nın kadrosuna almadığı gerekçesiyle Ersun YANAL antrenörlük görevini bırakmak zorunda bırakıldı. Galatasaray'da ne hocalar ne başkanlar ne forvetler ne 10 numaralar geldi geçti,kimleri eskitti ama o hep kaldı. Bologna'da havada asılı kaldığı zaman biz de yerlerimizden fırlamıştık, Elland Road'da ceza sahası içinde topu sağa çekip kaleyi karşısına aldığı an Ercan TANER 'çerçeveyi gördü, vurdu ve gooooool' diye bağırıyordu. Bugün bile hala Ulusal Futbol Takımı'nda O'nun gibi bir forvet eksikliği olduğu söylenir. Ama O, bu kadar başarıyı bu kadar sevgiyi kendi konuşmalarıyla,kendi hareketleriyle ve Galatasaray ve Ulusal Futbol Takımı'nda kurduğu fetocu gruplarla kendisi yok etti. Disiplinsizliği yüzünden kadro dışı kaldı çıktı teknik direktörü eleştirdi, formsuz olduğu için oynatılmadı küstü, kendi görüşünü paylaşmayanları dışladı.O ve grup arkadaşları (Emre-Okan-H.Ünsal-Arif) takımdaki 'gurbetçi'leri dışladı,takımda gruplaşmaya sebep oldu. Taraftara ve medyaya karşı hep şirin gözükmeye çalıştı ama sorunların kaynağı genelde O'ydu. Takımdan gönderilince de mevcut yönetime cephe aldı; geçen sene eleştirdiği Haldun ÜSTÜNEL'i sırf yönetimle yolları ayrıldı diye,yönetimi yıpratmak için bu sene çıktı savundu,korudu. Şimdi de çıkmış 'Ben Galatasaray'ın başkanı olsam' gibi önermeler kullanıyor; istemez Hakan...
İstemez; kalsın...
İşi spor yorumculuğu değilmiş gibi bir de yaklaşan referandum hakkında görüşlerini söylüyor, senden ve senin arkadaşlarından kurtulduğumuz için ne kadar mutluyum bilemezsin.
O yüzden;
Sana da Hayır;
Savunduklarına da Hayır...

Bu konu hakknda Mustafa MUTLU'nun 23 Ağustos tarihinde Vatan Gazetesindeki köşe yazısı da şöyledir;

Akıllı ve mantıklı insan Hakan Şükür, kararını verdi: Evet!

Bir zamanlar Galatasaray‘da ve milli takımda oynayan...
Fethullah Gülen’e duyduğu hayranlığı her fırsatta dile getirerek, dini yeşil sahalara taşıyan...

AKP’nin önde gelen isimleriyle oldukça yakın ilişkiler kuran...

Sırf bu özelliği sayesinde de bol sıfırlı maaşla TRT’de futbol yorumculuğu yapan Hakan Şükür hazretleri buyurmuş:
“12 Eylül’deki referandumda yeni Anayasa’ya ‘Evet’ diyeceğim.”

Sonra da eklemiş:

“Ben incelemeyi araştırmayı seven, akıllı, mantıklı bir insanım. Ülkemizin geleceği için referandumda ‘Evet’ diyeceğim.”

Şükür, “Evet” oyu vermesinde geçmişte Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde (DGM) sorgulanmasının ve bu deneyimi yaşamasının çok etkili olduğuna dikkat çekmiş...

Bu açıklamayı okuyunca “akılsız ve mantıksız bir insan” olarak nasıl sevindim bilemezsiniz!

Çünkü...

Akıllı ve mantıklı biri bu işe kafa yoruyor...
Kafa yormakla kalmıyor, bir de inceleme ve araştırma yapıyor...

Ardından da “Evet” demeye karar veriyor!

Üstelik bu kararını topluma da açıklayarak, benim gibi akılsız, mantıksız, araştırmayı ve incelemeyi sevmeyen, üstelik DGM görmemiş insanlara yol gösteriyor!


Şimdi; bazı münafıklar diyecek ki, “Eğer Fethullah Gülen, ABD’den açıklama yapıp, referandumda ölülere bile ‘Evet’ verdirmenin gereğinden söz etmeseydi, acaba akıllı ve mantıklı bir insan olan Hakan Şükür, yine de bu inceleme ve araştırmasının sonucunu bu kadar net bir şekilde kamuoyuyla paylaşabilir miydi?”

Siz onlara aldırmayın...

Madem DGM’de ifade veren biri olarak Hakan Şükür, referandumda ‘Evet’ vereceğini açkılıyor, iş bitmiştir...


Siz siz olun; sakın, “Aslında o DGM’ler kalkmadı, sadece adları değiştirildi... Şimdi de binlerce insan, aynı yetkilerle görev yapmaya devam eden o mahkemelerin verdiği kararlar uyarınca içeride yatıyor... Haklarındaki tutukluluk kararı bir türlü hükme dönüşmüyor... Tutukluluk, bir anlamda cezalandırma yöntemi olarak muhalifleri etkisizleştirmekte kullanılıyor” demeyin...

Derseniz, Ergenekoncu olursunuz...

Bunun yerine, Hakan Şükür gibi eski DGM’leri eleştirin!
Hem niye diyeceksiniz ki?

Araştırmacı ve incelemeci, aynı zamanda akıllı ve mantıklı bir insan olan Hakan Şükür ne diyorsa doğrusu odur!
Ondan daha mı iyi bileceksiniz ki; bir de ukalalık yapmaya kalkışıyorsunuz...

Bakın birlikte bir kafa topuna çıktığınızda böğrünüze öyle bir dirsek koyar ki; ne olduğunuzu anlayamazsınız!
Kızdırmayın Hakan Şükür’ü...

O “Evet”, diyorsa “Evet”tir...

“Evet” demeyen de “akılsız, mantıksız” hatta dinsiz bir insandır!


Bu arada...

Referandumda halkın kullanacağı oyu etkilemeye yönelik bu açıklamasıyla iktidar partisine hizmette sınır tanımayan Hakan kardeşimizi artık TRT’de spor yorumculuğu falan kesmez...

Kendisini en kısa zamanda AKP Sakarya Milletvekili ve Spordan Sorumlu Devlet Bakanı...

Ya da en azından TRT Genel Müdürü olarak görmek isteriz!


Doğru söze ne denir.Eline sağlık M.MUTLU

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder